Bilingual ( Çift dilli) çocuk yetiştirmek oldukça uzun ve karmaşık bir süreç olsa da sonuçları itibariyle önemli bir kavramdır.
Bizler belki de bir dil öğrenmek için bulunduğumuz yere en yakın kursa gittik . Peki değişen nesille birlikte , çocuğun öğrenme şekli de değişti mi?
Ne yapmalıyız ?
Modern dünya da aileler çocuğu yetiştirirken her şeyin en iyisini istemektedir. Bu sadece gittiği okul ile sınırlı olmayıp , kıyafetleri, oyuncağına kadar her şeyiyle, elinden gelenin en iyisini verebilmek için uğraşmaktadır .
Kutsal 9 ay dan sonra , anne ve aile için farklı bir süreç başlamaktadır. Daha ekmek yemeye başlamamış çocuğun kariyer planları üzerine büyük ve uzun planlamalar yapılmaktadır.
Kariyer planlarının en başındakilerden biri de çocuğun 2. ya da 3. yabancı dil öğrenmesidir.
Bebeklikten 3 yaşına kadar olan süreç çocuğumuzun dili açısından belki de en önemli süreçtir.
Çocuk evinde, ya da bulunduğu ortamda düzenli şekilde 2 ya da daha fazla dile maruz kalması durumunda bu dilleri kolaylıkla öğrenebilecekleri gözlemlenmiştir.
Peki nasıl oluyor ?
Aslında , çocuğunuzun 2 yaş süreci olayın temelini oluşturmaktadır.
Dil öğrenmeye ergenliğe kadar hızlı devam eden uzun bir süreçtir.
Ergenliğe girmeden önce yabancı dille sürekli ve düzenli bir şekilde maruz bırakılan çocukların anadili gibi bu dilleri konuşabildikleri gözlemlenmiştir.
Çocuğunuz herhangi bir şeyle uğraşırken, ona yabancı dilde bir proğram ya da müzik kanalı dinleterek kulak dolgunluğu oluşturabilirsiniz.
Ayrıca, siz de öğretmek istediğiniz yabancı dili bilmekteyseniz bu çocuğunuzun işini çok daha kolaylaştıracaktır. Bu dildeki şarkıları , çocuğunuzla beraber söylerseniz ve anlamlarını açıklarsanız ezberciliğe karşı önlem almış olursunuz.
Unutmayın çocuğunuzu maruz bırakmanız gerekmektedir, öğretmek değil .